TOBB Türkiye Yazılım Meclisi Başkanı Ertan Barut, Milli Güvenlik Kurulu’nun (MGK) yapay zeka konusundaki değerlendirmesinin, Türkiye’nin bu alanda daha fazla araştırma ve geliştirme yapması gerektiğini açıkça ortaya koyduğunu belirtti. Barut, MGK’nın yapay zekayı gündemine almasının ve bu konuya basın açıklamasında yer vermesinin, ülkenin yazılım teknolojilerine verdiği önemi ve milli güvenlik açısından bu alana gösterdiği kararlılığı yansıttığını söyledi.
Barut, “İlk kez yapay zekanın, bir yazılım teknolojisinin MGK gündemine girdiğini” dile getirerek, bu durumun tarihi bir milat olarak kayıtlara geçeceğini belirtti. Yapay zekanın, günümüzde sadece teknolojik bir yenilik olmanın ötesine geçerek askeri, ekonomik ve toplumsal alanlarda devrim yaratma potansiyeline sahip olduğunu vurguladı. Bu teknolojinin milli güvenlik açısından stratejik bir öneme sahip olduğunu ve Türkiye’nin bu alanda yerli ve milli üretim yapma zorunluluğunun bağımsızlık ve güvenlik perspektifinden elzem olduğunu ifade etti.
Hedef 2030: 1 Milyon Yazılım Uzmanı
Barut, 2030 yılına kadar Türkiye’den 1 milyon yazılım ve siber güvenlik uzmanı yetiştirilmesi gerektiğini belirtti. Avrupa Birliği’nin 2030 yılı için 20 milyon bilişimci hedefi koyduğunu hatırlatan Barut, Türkiye’deki üniversitelerden mezun olan gençlerle bu sayılara ulaşmanın mümkün olmadığını ve acilen daha etkin ve nitelikli programların hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı. “Yapay zeka treninin kaçmadığını” ifade eden Barut, hızla bilimsel, askeri, ekonomik ve toplumsal boyutlarıyla yapay zeka eylemlerine yönelik çalışmaların hızlandırılması gerektiğinin altını çizdi.
Siber Güvenlikte Yapay Zeka Çözümleri
Ertan Barut, ABD’nin son 5 yılda yapay zekaya 150 milyar doların üzerinde yatırım yaptığını, Norveç’in ise bu miktarın 5 milyar dolar düzeyinde olduğunu belirtti. Türkiye’nin yapay zeka teknolojilerine yaptığı harcamaların 500 milyon ile 1 milyar dolar arasında olduğunu ve bu miktarın kısa ve orta vadede 1,5-4 milyar dolar arasına çıkarılması gerektiğini söyledi.
MGK’nın siber güvenlik tehditlerine dikkat çektiğini belirten Barut, yapay zekanın siber güvenlik alanında devrim niteliğinde çözümler sunduğunu ifade etti. Gelişmiş yapay zeka algoritmalarının, siber saldırıları daha hızlı ve etkili bir şekilde tespit edip önleyebileceğini, bu durumun özellikle kritik altyapıların korunması, veri güvenliğinin sağlanması ve ulusal güvenliğin teminat altına alınması için hayati öneme sahip olduğunu vurguladı.
Yazılım Sektörü Ekosistemi Hazır
Barut, Türkiye’nin yapay zeka alanında atacağı adımların sadece teknoloji ve ekonomi değil, milli güvenlik açısından da stratejik önem taşıdığını belirtti. MGK’nın bu konudaki adımının, sektörün hızla ilerlemesi ve ülkenin küresel arenada güçlü bir oyuncu haline gelmesi için büyük bir fırsat olduğunu söyledi. Türkiye’de 30 bine yaklaşan yazılım firması ve 200 bini aşkın bilişim yazılım uzmanıyla, devletin atacağı tüm adımları ve yol haritasını uygulama konusunda yazılım endüstrisi ekosisteminin hazır olduğunu ifade etti.
Sonuç olarak, Türkiye’nin yapay zeka ve yazılım teknolojileri alanında daha fazla yatırım yapması, bu alandaki yetkinliklerini artırması ve milli güvenlik açısından stratejik adımlar atması gerektiği net bir şekilde ortaya konmuş durumda. MGK’nın bu konudaki değerlendirmesi, Türkiye’nin gelecekte yapay zeka alanında lider ülkeler arasında yer alması için önemli bir başlangıç noktası olarak değerlendiriliyor.
Bir yanıt yazın